English - Turkish
Definition of a cloture; a motion that debate be ended and a vote taken in English Turkish dictionary
- guillotine
- {f} giyotin ile idam etmek
- guillotine
- giyotinle idam etmek
- guillotine
- giyotinle kafasını uçurmak
- guillotine
- giyotin
İngiltere'nin Charles I'i giyotin ile idam edildi.
-Charles I of England was executed by guillotine.
Kraliçe Marie Antoinette giyotinle edildi.
-Queen Marie Antoinette was guillotined.
- guillotine
- bıçak
- guillotine
- {f} giyotinle idam et
- guillotine
- kâğıt kesme makinesi
- guillotine
- {i} zaman kısıtlaması
- guillotine
- muzakere tahdidi
- guillotine
- (Tıp) Bademcikleri çıkarmakta kullanılan ve döner ir ustura vasıtasiyle ince dilimler kesebilen cerrahi alet
- guillotine
- (fiil) giyotin ile idam etmek
Related Terms
English - English
Definition of a cloture; a motion that debate be ended and a vote taken in English English dictionary
- guillotine
a cloture; a motion that debate be ended and a vote taken
Hyphenation
a cloture; a mo·tion that de·bate be ended and a vote tak·enPronunciation
Resimler
Favorites