Gündüz vakti okumayı severim.
- I like reading by daylight.
Tom gün ışığından önce eve geldi.
- Tom got home just before daylight.
Birkaç saniye önce ben açık havada ve parlak gün ışığındaydım ve şimdi gözlerim bu karanlıkta bana hizmet etmeyi reddediyor.
- A few seconds ago I was in the open air and the bright daylight, and now my eyes refuse to serve me in this darkness.
Finally, after weeks of work on the project, they could see daylight.