a carburetor. a carbohydrate

listen to the pronunciation of a carburetor. a carbohydrate
English - Turkish

Definition of a carburetor. a carbohydrate in English Turkish dictionary

carb
Karbüratör

Karbüratör sorun değildi. Yeni bir yakıt pompasına ihtiyacın vardı. - The carburetor wasn't the problem. You needed a new fuel pump.

Belki de bu karbüratör ile ilgili bir sorundur. - Maybe it's a problem with the carburetor.

carb
to eat large quantities of carbohydrates before a major physical exertion in order to store up energy
carb
(Argo) Karbonhidrat veya yüksek karbonhidratlı yiyecek
carb
(fiil) Büyük bir fiziksel çaba sarfetmeden önce enerji depolamak için fazla miktarda karbonhidratlı yiyecek yemek
English - English
carb
a carburetor. a carbohydrate
Favorites