Onun bir kuş kafesi gibi olduğunu düşündü. - He thought that it was like a bird cage.
Onun bir kuş kafesi gibi olduğunu düşündü.
He thought that it was like a bird cage.
Tom bana bir kuş kafesi yaptı. - Tom made me a birdcage.
Tom bana bir kuş kafesi yaptı.
Tom made me a birdcage.
Kuş kafesinde bir papağan var. - There's a parrot in the birdcage.
Kuş kafesinde bir papağan var.
There's a parrot in the birdcage.