English - Turkish
Definition of a boy; a lad; a little fellow in English Turkish dictionary
- shaver
- tıraş eden
- shaver
- ülgüç
- shaver
- {i} berber
- shaver
- genç erkek çocuk
- shaver
- {i} erkek çocuk
- shaver
- tıraş makine
Onu almadan önce bu elektrikli tıraş makinesini denemeliydim.
-I should have tried out this electric shaver before buying it.
Bu elektrikli tıraş makinesini onu almadan önce test etmeliydim.
-I should have tested this electric shaver before buying it.
- shaver
- {i} elektrikli tıraş makinesi
Bu elektrikli tıraş makinesini onu almadan önce test etmeliydim.
-I should have tested this electric shaver before buying it.
Onu almadan önce bu elektrikli tıraş makinesini denemeliydim.
-I should have tried out this electric shaver before buying it.
- shaver
- tıraş eden kimse
- shaver
- {i} tıraş makinesi
Ben yeni bir tıraş makinesi aldım.
-I bought a new shaver.
Bu elektrikli tıraş makinesini onu almadan önce test etmeliydim.
-I should have tested this electric shaver before buying it.
Related Terms
English - English
Definition of a boy; a lad; a little fellow in English English dictionary
- shaver
a boy; a lad; a little fellow
Hyphenation
a boy; a lad; a lit·tle Fel·lowPronunciation
Resimler
History
Favorites