English - Turkish
Definition of a body, such as a political party, with a cohesive purpose or outlook in English Turkish dictionary
- structure
- biçimlendirmek
- structure
- (Ticaret) kuruluş biçimi
- structure
- çatı
- structure
- şekillendirmek
- structure
- biçim verme
- structure
- bünye
- structure
- strüktür
- structure
- bina
Bina büyük bir yapıdır.
-The building is a huge structure.
Binanın yapısı tehlikeli.
-The building's structure is compromised.
- structure
- {f} biçim ver
- structure
- (Mühendislik) yapı
Bir veri yapısının tüm bileşenleri varsayılan olarak herkese açıktır.
-All the elements of a data structure are public by default.
Bu şimdiye kadar gördüğüm en büyük yapıdır.
-This is the most massive structure I have ever seen.
- structure
- {f} planlamak
- structure
- plânlanmış
- structure
- planla
- structure
- structured s
- structure
- {f} bütün olarak düşünmek
- structure
- (Tıp) Bünye, yapı, strüktür, structura
Related Terms
English - English
Definition of a body, such as a political party, with a cohesive purpose or outlook in English English dictionary
- structure
a body, such as a political party, with a cohesive purpose or outlook
Hyphenation
a body, such as a po·li·ti·cal party, with a co·he·sive pur·pose or out·lookPronunciation
Resimler
Favorites