a bench; a high seat, or seat of distinction or judgment; a tribunal or court

listen to the pronunciation of a bench; a high seat, or seat of distinction or judgment; a tribunal or court
English - Turkish

Definition of a bench; a high seat, or seat of distinction or judgment; a tribunal or court in English Turkish dictionary

bank
{i} sahil
bank
kum yığını
bank
(Havacılık) yatış
bank
bankaya para yatırmak
bank
yığın
bank
tümsek
bank
gol kıyısı, banka
bank
bayır
bank
{f} bankaya (para) yatırmak
bank
(fiil) parasal işlerini yapmak, para sürmek, para yatırmak, set çekmek; önlemek; uçağı yan yatırarak döndürmek
bank
nehir/göl kıyısı
bank
{f} önlemek

Kıbrıs iflası önlemek için mücadele ediyor. - Cyprus is struggling to avoid bankruptcy.

bank
{i} kıyı

Evim Thames'in güney kıyısında. - My house is on the south bank of the Thames.

Onun evi nehrin kıyısında. - His house is on the bank of the river.

bank
{i} banko
bank
(isim) banka; tuş arası [müz.]; uçağın bir yana yatması; silindir arası (motor); yokuş, kıyı, banko, sahil, yığın, küme, set
bank
bilardo masasının kenarı
bank
kenar kıyıdan açık kısımlarda deniz dibinin sığ olduğu bölge
bank
banka,v.bankaya yatır: n.banka
bank
{i} silindir arası (motor)
English - English
bank
bancus
banc
a bench; a high seat, or seat of distinction or judgment; a tribunal or court

    Hyphenation

    a bench; a high seat, or seat of dis·tinc·tion or judgment; a tri·bu·nal or Court

    Pronunciation

Favorites