a bench or table on which small articles of merchandise are exposed for sale

listen to the pronunciation of a bench or table on which small articles of merchandise are exposed for sale
English - Turkish

Definition of a bench or table on which small articles of merchandise are exposed for sale in English Turkish dictionary

stall
hız kaybedip bocalama
stall
{i} hız kaybedip düşme (uçak)
stall
ağırdan almak
stall
büfe
stall
{f} geciktir
stall
duruvermek
stall
kaçamak yanıt
stall
(sinema/tiyatro/vb.'de) koltuk
stall
ahır

Bu ahır on iki tane bölme içerir. - This stable contains twelve stalls.

stall
(Mühendislik) MAKiNANıN DURMASı: Bir motor veya makinanın, bindirilen fazla yükten dolayı durması; perdövites
stall
(Bilgisayar) Dosya transferinin yavaşlaması, takılıp kalması
stall
orkestra üyelerinin veya kilise korosunun oturduğu kısmen kapalı yer
stall
{f} (hayvanı) ahırdaki bölmeye kapatmak
stall
araba park edecek yer
stall
(Nükleer Bilimler) ambale olmak
stall
`ne saplanmak
stall
(Askeri) MAKİNANIN DURMASI: Bir motor veya makinanın, bindirilen fazla yükten dolayı durması; perdövites
stall
{i} sargı (parmak)
stall
{i} İng. (pazarda/sergide) tezgâh
stall
{i} stand
English - English
stall
a bench or table on which small articles of merchandise are exposed for sale

    Hyphenation

    a bench or ta·ble on which small articles of mer·chan·dise are ex·posed for sale

    Turkish pronunciation

    ı benç ır teybıl ôn hwîç smôl ärtıkılz ıv mırçındayz ır îkspōzd fôr seyl

    Pronunciation

    /ə ˈbenʧ ər ˈtābəl ˈôn ˈhwəʧ ˈsmôl ˈärtəkəlz əv ˈmərʧənˌdīz ər əkˈspōzd ˈfôr ˈsāl/ /ə ˈbɛnʧ ɜr ˈteɪbəl ˈɔːn ˈhwɪʧ ˈsmɔːl ˈɑːrtəkəlz əv ˈmɜrʧənˌdaɪz ɜr ɪkˈspoʊzd ˈfɔːr ˈseɪl/
Favorites