a bed.

listen to the pronunciation of a bed.
English - Turkish

Definition of a bed. in English Turkish dictionary

pad
sessizce yürümek
pad
yastık

Tom köpük yastık üzerine uyku tulumu serdi. - Tom unrolled his sleeping bag on his foam pad.

Tom Mary'ye büyük yastıklı bir zarf uzattı. - Tom handed Mary a large padded envelope.

pad
(konuşma/vb.) şişirmek
pad
daire
pad
(pamuklu/vb.yumuşak) tıkaç
pad
ev
pad
{f} şişirmek
a bed
yatak
pad
(Askeri) FIRLATMA YASTIĞI: Bak. "launch pad"
pad
{i} bloknot, kâğıt destesi
pad
nilüfer çiçeğinin su yüzünde duran yaprağı
pad
{i} yastık (küçük)
pad
{i} altlık
pad
{i} ayak izi (hayvan)
pad
{f} ped koymak
pad
(Tıp) Pamuktan veya başka uygun maddeden yapılan küçük yastık, kompres
pad
kağıt destesi
pad
{i} rampa

Roket, fırlatma rampası üzerinde patladı. - The rocket exploded on the launch pad.

Roketler bir fırlatma rampasından ateşlendi. - The rockets were fired from a launching pad.

pad
küfe/mekan/bloknot/yastık
pad
{i} ped
English - English

Definition of a bed. in English English dictionary

Bed.
Bedfordshire

Now come along young lady, up to Bedfordshire.

bed.
beddy

On to the back page, and Walter is walking the fields after school, clutching his teddy: 'I've made up another poem. Perhaps I'll be poet laureate one day!': Oh, sweet and cuddly darling Teddy, You keep me cosy in my beddy.

bed.
Uncle Ned
A bed
pad
a bed.

    Hyphenation

    a bed

    Videos

    ... in bed and I had this idea for an outfit, and I made myself ...
    ... on, and there's a really good-looking guy in my bed. ...
Favorites