O beni dövmekten vazgeçmeyecek.
- She won't stop beating me.
Sami, Leyla'yı dövmeye başladı.
- Sami began beating Layla.
Tom babasından acımasız bir dayak yedi.
- Tom received a brutal beating from his father.
Tom geçen hafta dayak yemiş.
- Tom took a beating last week.
Yağmur pencerelere vuruyor.
- The rain is beating against the windows.
Yağmur pencerelere vuruyordu.
- The rain was beating against the windows.
İşçiler iş krizinde mali yenilgi alıyorlar.
- Workers are taking a financial beating in the employment crisis.
Yağmur pencerelere vuruyordu.
- The rain was beating against the windows.
Yağmur pencerelere vuruyor.
- The rain is beating against the windows.
Senin kalp atışını duyabiliyorum.
- I can hear your heart beating.
Oota ma coupon afore ah gies y'the malky, ya bam.
... other teams going in and beating them. ...