aşılmaz

listen to the pronunciation of aşılmaz
Turkish - English
unsurpassable
impassable
insuperable
insurmountable

This might seem insurmountable. - Bu aşılmaz gibi görünebilir.

No problem is insurmountable. - Hiçbir sorun aşılmaz değildir.

unsurmountable
go beyond
overshoot
gone beyond
went beyond
inc
cooked food
smooth
surpass

Japan surpasses China in economic power. - Japonya ekonomik güçte Çin'i aşıyor.

With that performance, you have surpassed yourself. Congratulations! - O performansla, kendini aştın. Tebrikler!

transcend

No one can transcend their own individuality. - Hiç kimse kendi benliğini aşamaz.

To be human we must transcend our animal nature. - İnsan olarak hayvan doğamızı aşmalıyız.

exceed

Imports exceeded exports last year. - Geçen yıl ithalat ihracatı aştı.

She is exceedingly sensitive to the cold. - O, soğuğa aşırı duyarlıdır.

surpassing
aşılmaz
Favorites