This morning I had a pain in my left eye, but it is less painful now.
- Bu sabah sol gözümde bir ağrı vardı fakat şimdi daha az ağrılı.
Most jellyfish stings aren't deadly, but many are pretty painful nonetheless.
- Çoğu denizanası sokmaları ölümcül değil ama çoğu yine de oldukça ağrılıdır.
Tom said his back was sore.
- Tom sırtının ağrılı olduğunu söyledi.
He was out of shape when he took a long hike with his sons, and he was stiff and sore the next day.
- Oğullarıyla uzun bir yürüyüş yaptığında o hamlamıştı ve ertesi gün gergin ve ağrılıydı.
My joints ache when it gets cold.
- Hava soğuk olduğunda eklemlerim ağrıyor.
I am aware that my hip aches when it rains.
- Yağmur yağdığında kalçamın ağrıdığının farkındayım.
When Tom couldn't bear the pain any longer, he went to the hospital.
- Tom artık ağrıya tahammül edemediği zaman, hastaneye gitti.
I have a bad pain in my back.
- Sırtımda kötü bir ağrım var.
Tom rubbed his sore feet.
- Tom ağrıyan ayağını ovaladı.
Tom has a sore throat.
- Tom'un boğazı ağrıyor.