açlıktan ölme

listen to the pronunciation of açlıktan ölme
Turkish - English
starvation

The poor cat was on the verge of starvation. - Zavallı kedi açlıktan ölmenin eşiğindeydi.

The survivors were found on an island, dying of starvation. - Hayatta kalanlar açlıktan ölmek üzereyken bir adada bulundu.

starving
açlıktan ölmek
starve

Tom didn't want to starve. - Tom açlıktan ölmek istemiyordu.

We don't have to starve. - Açlıktan ölmek zorunda değiliz.

açlıktan ölmek
famish
açlıktan ölmek
die of starvation
açlıktan ölmek
be famishing
açlıktan ölmek
to starve to death, to starve
açlıktan ölmek
to die of hunger, starve
açlıktan ölmek
starve to death
açlıktan ölme
Favorites