Partinin tarihi henüz belirsiz.
- The date of the party is still up in the air.
Karar hâlâ kararlaştırılmamış.
- The decision was still in the air.
Proje şimdiye kadar kararlaştırılmamıştır.
- As yet, the project is in the air.
Ortalıkta dolaşan söylentiler var.
- There are rumors in the air.
Bir kartal havada yüksekte süzülüyordu.
- An eagle was soaring high up in the air.
Kuşlar havada uçuyorlar.
- Birds are flying in the air.
Oksijensiz bütün hayvanlar uzun zaman önce gözden kaybolurdu.
- Without oxygen, all animals would have disappeared long ago.
Havadan gelen oksijen suda çözülür.
- Oxygen from the air dissolves in water.
As soon as we entered we could feel the excitement and tension in the air.