Search
Translation
Games
Programs
Sign up
Log In
Settings
Blog
About Us
Contact us
Account
Log In
Sign up
Settings
English
Türkçe
Deutsche
Русский
العربية
Türkçe
Deutsche
Русский
العربية
ç
ı
ğ
ö
ş
ü
â
Online English Turkish and Multilingual Dictionary 20+ million words and idioms.
-e yormak
Turkish - English
Definition of
-e yormak
in Turkish English dictionary
Related Terms
-
e
yormak
attribute to
-
e
yormak
ascribe
yormak
tire
yormak
exhaust
yormak
to ascribe (to), to attribute, to interpret
yormak
harass
fikir
yormak
ponder
yormak
wash
yormak
jade
yormak
tire out
yormak
tire of
yormak
chop
yormak
ascribe
yormak
ascribe to
zihin
yormak
rack one's brains
kendini
yormak
exhaust itself
ak
ı
l
yormak
to thik hard
at
ı
yormak
to override
at
ı
yormak
override
a
şı
r
ı
yormak
overdo
a
şı
r
ı
yormak
overstrain
a
şı
r
ı
yormak
over fatigue
fenaya
yormak
to interpret (a gesture, word, or piece of news) as unfavorable
fikir
yormak
to ponder, think hard, rack one's brains
hayra
yormak
to interpret favourably
kafa
yormak
to ponder, think hard, rack one's brains
kafa
yormak
to beat one's brains, to rack one's brains, to chew sth over
kafa
yormak
beat one's brains
kol
yormak
to work hard
yormak
task
yormak
wearisome
yormak
strain
yormak
take out
yormak
frazzle
yormak
wear out
yormak
prostrate
yormak
weary
yormak
poop
yormak
fag
yormak
fatigue
yormak
tax
yormak
try
yormak
attribute
yormak
fag out
yormak
to tire, weary, fatigue
yormak
cream
yormak
knock out
yormak
do up
yormak
tucker
yormak
tucker out
yormak
do in
y
ü
r
ü
terek
yormak
walk smb. off his feet
y
ü
r
ü
terek
yormak
walk
zihin
yormak
to rack one's brains
zihin
yormak
to ponder, think hard, rack one's brains
ç
ene
yormak
to talk in vain, to waste one's breath
ç
ene
yormak
to waste one's breath
ç
ok
yormak
harass
ç
ok
yormak
tire out
ç
ok
yormak
overtire
ç
ok
yormak
tire to death
ü
zerinde
kafa
yormak
chew over
ü
zerinde
kafa
yormak
chew on
Turkish - Turkish
Definition of
-e yormak
in Turkish Turkish dictionary
Related Terms
yormak
Bir sebebe bağlamak, bir duruma işaret saymak, bir anlam vermek, yorumlamak
yormak
Sıkıntıya sokmak, üzmek
yormak
Sıkıntıya sokmak, üzmek: "Ömer, kalbimi en çok yoran bir sima gibi hatırımda kaldı."- H. E. Adıvar
yormak
Bir sebebe bağlamak, bir duruma işaret saymak, bir anlam vermek, yorumlamak: "Hayvanlara insanca duygu ve düşünceler yormak ne derece doğrudur bunu da kestiremiyorum."- H. Taner
yormak
Yorgun duruma getirmek
yormak
Yorgun duruma getirmek: "Teknik teferruatla okurlarımı yormak istemiyorum."- F. R. Atay
-e yormak
Hyphenation
e yor-mak
Pronunciation
Resimler
Google Resimler
Bing Resimler
History
-e yormak
More...
Clear
Favorites
More...
Clear