It's horrible to get caught in rush hour traffic.
- İş çıkışındaki yoğun trafiğe yakalanmak korkunçtur.
I wouldn't want to get caught up in a situation like that.
- Böyle bir durumda yakalanmak istemem.
I don't want to be caught.
- Yakalanmak istemiyorum.
Tom doesn't want to be caught.
- Tom yakalanmak istemiyor.
Tom tried to avoid getting caught.
- Tom yakalanmaktan kaçınmaya çalıştı.
Tom didn't want get caught.
- Tom yakalanmak istemedi.
Tom doesn't want to be caught.
- Tom yakalanmak istemiyor.
I don't want to be caught.
- Yakalanmak istemiyorum.
Tom is afraid of catching a cold.
- Tom soğuk algınlığına yakalanmaktan korkuyor.
She won't leave the room, because she doesn't want to catch another cold.
- O, başka bir soğuk algınlığına yakalanmak istemediğinden dolayı odadan ayrılmayacak.