Turkish - English
Definition of -e aşina in Turkish English dictionary
- -e aşina
- familiar to
- -e aşina
- acquainted with
- -e aşina
- at home in
- aşina
- acquaintance
I have some acquaintance with chemistry.
-Kimyaya biraz aşinayım.
- aşina
- familiar
I am familiar with his music.
-Onun müziğine aşinayım.
All of you are familiar with the truth of the story.
-Hepiniz hikayenin gerçeğine aşinasınızdır.
- aşina
- knowing, acquainted (with)
- aşina
- familiar, well-known
- aşina
- familiar, knowing, conversant
- aşina olmak
- to be acquainted with, to be familiar to
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of -e aşina in Turkish Turkish dictionary
- AŞİNA
- (Hukuk) Bildik, tanıdık
- AŞİNA
- (Osmanlı Dönemi) f. Mâlumatlı, haberli olan. Arif. Bilgili. Mâlik. Tanıdık. Yabancı olmayan
- AŞİNA
- (Osmanlı Dönemi) Yüzüc
- aşina
- Bildik, dost, arkadaş, tanıdık, aşna: "Sanki herkes uzun yolculuktan yeni dönmüş ve aşinalara kavuşmuştu."- T. Buğra
- aşina
- Bilinen, tanıdık olan
- aşina
- Bildik, dost, arkadaş, tanıdık, aşna
Related Terms
-e aşina
Hyphenation
e a-şi-naPronunciation
Resimler
History
Favorites