-a tırmanmak

listen to the pronunciation of -a tırmanmak
Turkish - Turkish

Definition of -a tırmanmak in Turkish Turkish dictionary

tırmanmak
El ve ayaklarıyla tutunarak veya tırnaklarını iliştirerek dik bir yere çıkmak
tırmanmak
Yakınındaki bir nesne boyunca yükselmek
tırmanmak
Bitki, yakınındaki bir nesne boyunca yükselmek
tırmanmak
El ve ayaklarıyla tutunarak veya tırnaklarını iliştirerek dik bir yere çıkmak: "İçerde yer bulamayanlar, kahvenin yıkık duvarına tırmanıyorlardı."- H. Taner
tırmanmak
çıkmak: "Yokuşu biraz daha tırmandılar."- P. Safa
tırmanmak
Yokuş, merdiven vb
tırmanmak
Yokuş, merdiven vb.çıkmak
tırmanmak
Bir şeyin eğimini izleyerek yükselmek
tırmanmak
Belli bir durum, fiil, olay gittikçe güç kazanmak, giderek artmak
tırmanmak
Bir şeyin eğimini izleyerek yükselmek: "Boğazın karşı yakasına tırmanan yolda atı üstünde, tarlasından Urla'ya dönen bir rençberle karşılaştılar."- N. Cumalı
-a tırmanmak
Favorites