I don't want to talk about the weather.
- Hava hakkında konuşmak istemiyorum.
The weather was hot. And pretty humid.
- Hava sıcaktı. Ve hava oldukça nemliydi.
The weather outlook for tomorrow is not good.
- Yarın için hava durumu iyi değil.
The weather forecast is not necessarily reliable.
- Hava durumu tahmini mutlaka güvenilir değildir.
How far away is the airport?
- Havaalanı ne kadar uzak?
Flowers and trees need clean air and fresh water.
- Çiçeklerin ve ağaçların temiz havaya ve taze suya ihtiyacı vardır.
Tom just wanted to show off.
- Tom sadece hava atmak istedi.
Tom just wants to show off.
- Tom sadece hava atmak istiyor.
If your windows are not airtight, moisture will seep in.
- Pencereleriniz hava geçirmez değilse nem içeri sızar.
Preserves must be stored in a jar with an airtight seal.
- Konserveler hava geçirmez bir conta ile kavanozda saklanmalıdır.
Today's weather forecast says that it is likely to be fine tomorrow.
- Bugünkü hava durumu tahmini yarın havanın muhtemelen iyi olacağını söylüyor.
The weather forecast was right.
- Hava durumu tahmini doğruydu.
The senior citizens' spirits were high in spite of the bad weather.
- Yaşlıların ruhları kötü havaya rağmen yüksekti.
The naughty girl assumed an air of innocence.
- Yaramaz kız bir masum havası üstlendi.
The weather service has issued a severe weather warning.
- Hava hizmeti şiddetli hava uyarısı yayınladı.
Pilots communicate with airport services by radio.
- Pilotlar telsizle havaalanı hizmetleri ile iletişim kurar.
Today, there is a climate of relative peace in the south-east.
- Bugün, Güneydoğu'da göreceli bir barış havası vardır.
He will soon get used to the climate here.
- Yakında buradaki havaya alışacaktır.
Olumsuz hava koşulları nedeniyle okullar tatil edildi. - Due to inclement weather schools were cancelled.
A cold wave passed over Japan.
- Bir soğuk hava dalgası Japonya üzerinden geçti.
A cold wave hit this district.
- Bir soğuk hava dalgası bu bölgeyi vurdu.