Bu giysiler nihayet kuru.
- These clothes are finally dry.
O her zaman koyu giysiler giyer.
- He always wears dark clothes.
Mary, kız kardeşinin elbiselerini ödünç almasına izin vermez.
- Mary does not let her sister borrow her clothes.
Lütfen elbiselerinizi çıkarınız.
- Take your clothes off, please.
Tom kirli elbiselerini çıkardı ve onları çamaşır makinesine attı.
- Tom stripped off his dirty clothes and threw them into the washing machine.
Valiz kirli çamaşırlardan başka bir şey içermiyordu.
- The suitcase contained nothing but dirty clothes.
Çıkardığın giysileri dikkatlice yerine koy.
- Stow away carefully the clothes you removed.
Giysileri satın almak için para kullanırım.
- I use money for buying clothes.
No clothes beyond this point - Bu noktadan sonra kıyafet yasak.
Yeni bir takım elbise aldım.
- I bought a new suit of clothes.
clothes-shop employee.
How did it come to this, that Toyota is now selling a hybrid gas-electric vehicle with no tangible fuel economy benefits?.
... clothes on. ...
... >>Marissa Mayer: So beyond your clothes and tattoos, you ...