Naoto görünüş olarak babasına benziyor.
- Naoto takes after his father in appearance.
Onun görünüşü ve davranışı beni ondan utandırdı.
- His appearance and behavior made me ashamed of him.
Onun görünümünü çekici bulurum.
- I find her appearance attractive.
İki erkek kardeş görünümde oldukça farklı.
- The two brothers are quite unlike in their appearance.
Senin aniden ortaya çıkman beni şaşırttı.
- Your sudden appearance surprised me.
Arkadaşının aniden ortaya çıkmasına şaşırdı.
- He was surprised by the sudden appearance of his friend.
Judge not according to the appearance. --John. vii. 24.
The patient had a small bowel obstruction and there was no appearance until after the obstruction resolved.
And now am come to see . . . It thy appearance answer loud report. --Milton.