şapkaya

listen to the pronunciation of şapkaya
Turkish - English
headwear
a hat or other covering for the head
şapka
hat

Your hat matches your dress marvellously. - Şapkan elbisenle oldukça uyumlu.

The brown hat is old. - Kahverengi şapka eski.

şapkaya takılan rozet
cockade
şapkaya takılan örtü
havelock
şapka
{i} cap

Tom took off his cap. - Tom şapkasını çıkardı.

The boy adjusted his cap. - Çocuk şapkasını düzeltti.

şapka
{i} things
şapka
(Askeri) mast truck
şapka
colours
şapka
head

It's best to wear a cap on your head during the cold Moscow winters. - Soğuk Moskova kışlarında kendi başına şapka takmak en iyisidir.

Jim has a white hat on his head. - Jim'in başında beyaz bir şapkası var.

şapka
topee
şapka
toque
şapka
stetson
şapka
{i} coif
şapka
caret
şapka
(brimmed or visored) hat
şapka
truck (on a ship's mast)
şapka
headgear
şapka
chimney cap, chimney cowl; chimney pot
şapka
circumflex accent, circumflex
şapka
bonnet
şapka
titfer
şapka
deerstalker
şapka
busby
Turkish - Turkish

Definition of şapkaya in Turkish Turkish dictionary

şapka
Düzeltme işareti (^)
şapka
Boru, baca, direk gibi şeylerin açık olan üst bölümünü havanın etkisinden korumak için takılan başlık
şapka
Keçe, hasır gibi maddelerden yapılan başlık
şapka
Bazı bitkilerde, özellikle mantarlarda sapın üstünde bulunan, üreme organlarını taşıyan şapka biçimindeki organ
şapka
Keçe, hasır, kumaş, ip gibi şeylerle yapılan başlık
şapka
Düzeltme işareti
şapka
Direklerin üst uçlarına geçirilmiş yuvarlak tabla
şapka
kukuleta
şapka
kapela
şapka
kukul
şapkaya
Favorites