The concrete mixing plant is just a mile from the worksite.
- Beton karma tesisi sadece şantiyeden bir mil uzakta.
Tom was supervising workers at the worksite.
- Tom, şantiyedeki işçileri denetliyordu.
I work on a building site.
- Ben bir şantiyede çalışıyorum.
On building sites, hard hats must be worn at all times.
- Şantiyelerde, baretler her zaman takılmalıdır.
Builders, like my cousin, often have to carry heavy materials to site.
- Kuzenim gibi inşaatçılar, sık sık şantiyeye ağır malzemeler taşımak zorundalar.
Jamal was fired from the construction site.
- Jamal şantiyeden kovuldu.