ıvır zıvır

listen to the pronunciation of ıvır zıvır
Turkish - English
trivial
sundries
whatchamacallit
geegaw
bric-a-brac
(deyim) fiddle-faddle
(Konuşma Dili) hodgepodge
(Konuşma Dili) farrago
(deyim) piffle
(Konuşma Dili) ragbag
widget
whatsis
gimcrackery
trivia
stuff

I know it doesn't look like it, but I've actually gotten rid of a lot of stuff out of the spare room. - Biliyorum belli olmuyor, ama gerçekten misafir yatak odasından epey ıvır zıvır attım.

bunk
(deyim) balderdash
(Konuşma Dili) oddments
trifle

In order to make life happy, you must love the everyday trifles. - Hayatı mutlu etmek için gündelik ıvır zıvırı sevmelisin.

It is criminal to pay so much money for such trifles. - Böyle ıvır zıvır için bu kadar çok para ödemek cinayettir.

nicknack
(Konuşma Dili) melange
bits and pieces
{k} nonsense, bunk
(Konuşma Dili) hotchpotch
worthless things
(Konuşma Dili) mishmash
{k} unimportant things, trifles, trivialities
{k} unimportant, petty, trifling, trivial
{k} junk, worthless things
gadgety
{k} worthless, junky
trifles, trivia, bagatelles, odds and ends, bits and pieces, bits and bobs; baubles; trifling, trivial, frothy
{i} rubbish
{i} Flotsam and Jetsam
{i} crap
{i} gadgetry
this and that
junk

I hate myself for not having the will power to quit eating junk food. - Ivır zıvır yiyecek yemekten vazgeçmek için irade gücüne sahip olmadığım için kendimden nefret ediyorum.

What do you want to do with all this junk? - Bütün bu ıvır zıvırla ne yapmak istiyorsun?

novelty
gewgaw
junks
kickshaw
{i} gadget
{i} flotsam
{i} trinket
nick nack
{i} gubbins
odds and ends
knick knack
{i} chaff
{i} trifles

In order to make life happy, you must love the everyday trifles. - Hayatı mutlu etmek için gündelik ıvır zıvırı sevmelisin.

It is criminal to pay so much money for such trifles. - Böyle ıvır zıvır için bu kadar çok para ödemek cinayettir.

{i} dead wood
small potatoes
ıvır zıvır abur cubur
this and that
ıvır zıvır döküntü
crap
ıvır zıvır bolluğu
fuss
ıvır zıvır kutusu
tidy
cicili bicili ıvır zıvır
fandangle
Turkish - Turkish
Küçük, önemsiz (şey)
ıvırzıvır
Küçük ve önemsiz şey
English - Turkish
(deyim) önemsiz küçük şey.incir çekirdeğini bile doldurmaz şeyler
ıvır zıvır
Favorites