ışımak

listen to the pronunciation of ışımak
Turkish - English
to dawn; to shine
ray
flare
beam
blaze
sparkle
to radiate light, radiate, beam, shine
light
gleam
radiate
shine
light up
ışıma
{i} radiation
ışıma
luminescence
ışıma
radiate
ışıma
(Biyokimya) emission
ışı
{f} beaming
ışı
{i} beam

This lamp sends out a powerful beam. - Bu lambanın çok parlak bir ışığı var.

A beam of sunlight came through the clouds. - Bulutların arasından güneş ışığı demeti geldi.

ışıma
sparkle
ışıma
radiance
ışıma
radiating light, radiation, beaming, shining
Turkish - Turkish
Işık saçmak
Işıklanmak, aydınlanmak
ışıma
fizik - ışınım
ışıma
ışımak işi, ışıklanma, aydınlanma: "Güneş, gözleri kör eden bir ışımadır; denizi, göğü ve şehri, âdeta incecik gümüşten bir zar kuşatıyor."- A. İlhan
ışıma
Işınım
ışıma
Işımak işi, ışıklanma, aydınlanma
ışımak
Favorites