Turkish - English
Definition of üyeleri in Turkish English dictionary
- (Bilgisayar) members of
- üye
- member
Yumi Ishiyama is the oldest member of Team Lyoko.
-Yumi Ishiyama, Lyoko takımının en yaşlı üyesidir.
Muiriel is the second member of Tatoeba.
-Muiriel, Tatoeba'nın ikinci üyesidir.
- üye
- {i} insider
- ekip üyeleri
- (Bilgisayar) team members
- grup üyeleri
- group members
- kongre üyeleri
- (Politika, Siyaset) members of congress
- yönetim kurulu üyeleri
- (Ticaret) board members
- üye
- (Anatomi) organ
Tom is a member of this organization.
-Tom bu örgütün bir üyesidir.
I've been a member of this organization for five years. Oh wait, no. Six.
-Ben beş yıldır bu organizasyonun bir üyesiyim. Oh bekle, hayır. Altı.
- borsa üyeleri
- (Ticaret) stock exchange members
- grub üyeleri
- (Muzik) band members
- tarikat üyeleri
- brethren
- tekne üyeleri
- (Askeri) hull members
- öğretim üyeleri
- faculty
- üye
- (yeni) initiate
- üye
- associate
- üye
- (Anatomi) organ; member
- üye
- member (of a group)
- üye
- member " aza; organ
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of üyeleri in Turkish Turkish dictionary
- Üye
- aza
- üye
- Herhangi bir topluluğu oluşturan bireylerden her biri, aza: "İkisi de şehrin satranç kulübü üyelerindendir."- S. F. Abasıyanık
- üye
- Herhangi bir topluluğu oluşturan bireylerden her biri, aza
- üye
- Omurgalılarda, kol ve bacaklar