ülserli

listen to the pronunciation of ülserli
Turkish - English
ulcerated
{s} ulcerous
ülser
{i} ulcer

A woman in your situation could easily develop an ulcer. - Sizin durumunuzdaki bir kadın kolayca bir ülser geliştirebilir.

I've probably got an ulcer. - Muhtemelen bir ülserim var.

ülser
ulceration
Ülser
(Tıp) helcoma
ülser
path. ulcer
ülser
gastric ulcer
ülser
peptic ulcer
Turkish - Turkish

Definition of ülserli in Turkish Turkish dictionary

Ülser
karha
ülser
Sindirim organlarında ve özellikle mide ile onikiparmak bağırsağında görülen yara, karha: "Midesindeki ülsere salık verilmiş birkaç kocakarı ilacı her zaman iyi gelmez."- S. F. Abasıyanık
ülser
Geniş anlamıyla derş ya da mukoza altı dokuları meydanda bırakan kronik yaralar
ülser
Sindirim organlarında ve özellikle mide ile onikiparmak bağırsağında görülen yara, karha
ülserli
Favorites