It is often the case that people who brag about their intelligence are actually not very intelligent.
- Genellikle durum şöyledir; zekalarıyla övünen insanlar gerçekte pek de öyle olmazlar.
I cannot brag about my team. It always loses games.
- Takımım hakkında övünemem. O her zaman maçları kaybeder.
She boasted of having won the first prize.
- O, birincilik ödülünü kazanmakla övündü.
He never boasted of his success.
- O, asla başarısıyla övünmedi.
He bragged of having won the victory.
- Zafer kazanmış olmakla övündü.
I heard Tom bragging about how much money he made.
- Tom'un kaç para kazandığından övünerek bahsettiğini duydum.