Through mathematical calculations, Le Verrier predicted the presence of another planet beyond Uranus. The gravitational pull of this planet would explain the unusual motion of Uranus.
- Matematiksel hesaplamalar yoluyla Le Verrier Uranüsün ötesindeki başka gezegenin varlığını tahmin etti. Bu gezegenin yer çekimi Uranüsün sıradışı hareketini açıkladı.
When I have finished writing the letter, I will take you to the lake about two miles beyond the hill.
- Ben mektubu yazmayı bitirdiğimde, seni yaklaşık olarak tepenin iki mil ötesindeki göle götüreceğim.
This work is beyond my grasp.
- Bu iş benim kavramamın ötesindedir.
Some things in life are beyond our ability to control.
- Hayatta bazı şeyler kontrol etme yeteneğimizin ötesindedir.
You must, above all, be faithful to your friends.
- Her şeyin ötesinde arkadaşlarına sadık olmalısın.
Above and beyond this, he can read Hebrew.
- Bunun ötesinde İbranice okuyabilir.
The post office is just past the bank.
- Postane tam bankanın ötesinde.
Recently, the increasing diversity of computer use has extended far beyond the realms of the office.
- Son zamanlarda, bilgisayar kullanımında artan çeşitlilik, ofis alanlarının çok ötesine uzandı.
He went no farther than the gate.
- Kapıdan daha öteye gitmedi.
Sami was on the other side.
- Sami öteki taraftaydı.