Tom was about to be kissed, but he didn't know it.
- Tom öpülmek üzereydi ama o bunu bilmiyordu.
I can't kiss Tom if he doesn't want to be kissed.
- Eğer öpülmek istemiyorsa Tom'u öpemem.
Tom was kissing Mary when I walked into the classroom.
- Ben sınıfa girdiğimde Tom Mary'i öpüyordu.
Any man who can drive safely while kissing a pretty lady is simply not giving the kiss the attention it deserves.
- Güzel bir bayanı öperken güvenle araba sürebilen bir sürücü sadece öpücüğe hakettiği ilgiyi vermiyordur.
Kiss the fifth man from the left.
- Soldan beşinci adamı öp.
She kissed away the boy's tears.
- O, çocuğun gözyaşlarını öperek geçirdi.