önyargısız

listen to the pronunciation of önyargısız
Turkish - English
disinterested
without prejudice
unprejudiced

Tom seems to be unprejudiced. - Tom önyargısız görünüyor.

I think Tom is unprejudiced. - Tom'un önyargısız olduğunu düşünüyorum.

unbiased
anti-bias
önyargısız, açık fikirli
unbiased, open-minded
önyargısız, peşin hükümsüz
unbiased, unprejudiced
önyargısız olma
detachment