öngörme

listen to the pronunciation of öngörme
Turkish - English
prediction
projection
öngörmek
predict
öngörmek
foresee

The aim of science is, as has often been said, to foresee, not to understand. - Bilimin amacı, çoğunlukla söylenildiği gibi, anlamak değil, öngörmektir.

öngörmek
provide
öngörmek
anticipate

My job is to anticipate problems. - Benim işim sorunları öngörmek.

öngörmek
(deyim) have an inkling
öngörmek
provide for
öngörmek
set forth
öngörmek
prescribe
öngörmek
project
öngörmek
stipulate
öngörmek
(Ticaret) propose
öngörmek
(İnşaat) estimate
öngörmek
Predict, stipulate, foresee
öngörmek
to keep (something) in mind
öngörmek
(Hukuk) to provide, stipulate, foresee
öngörmek
to stipulate, to anticipate
öngörmek
to project, envisage, envision
Turkish - Turkish
Öngörmek işi
öngörmek
İlerisi için kararlaştırmak, göz önünde tutmak, derpiş etmek: "Bilindiği üzere, bu antlaşmalar, Osmanlı Devleti'nin taksimini öngörüyordu."- A. İlhan
öngörmek
İlerisi için kararlaştırmak, göz önünde tutmak, derpiş etmek
öngörme
Favorites