Will go back there to get it in a week or so, but may find the harvest unadvisable for reasons of security.
He proposed an alternate plan.
- O, alternatif bir plan önerdi.
Several plans were proposed.
- Birkaç plan önerildi.
I appreciate the value of what you're offering.
- Önerdiğinin değerini takdir ediyorum.
Mrs. Tanaka, the new teacher, is offering Japanese as an extra curricular activity twice a week to interested students.
- Bayan Tanaka, yeni öğretmen, Japoncayı haftada iki kez ilgili öğrencilerine müfredat dışı etkinlik olarak öneriyor.
I recommend you to go by train.
- Sana trenle gitmeni öneririm.
Dr. Klein recommended you to me.
- Sizi bana Dr. Klein önerdi.
I approve the suggestion.
- Ben, öneriyi onaylıyorum.
Doctors suggest drugs to fight diseases.
- Hastalıklarla mücadele etmek için doktorlar ilaçlar öneriyor.
The politician proposed reforms to Congress.
- Politikacı Kongreye reformlar önerdi.
Several plans were proposed.
- Birkaç plan önerildi.