If you can't come before lunch, how about 4 o'clock in the afternoon?
- Öğle yemeğinden önce gelemiyorsanız, öğleden sonra saat 4'e ne dersiniz?
Betty will be able to come before noon.
- Betty öğleden önce gelebilecek.
The flash of lightning precedes the sound of thunder.
- Şimşeğin ışığı gök gürültüsünün sesinden önce gelir.
In English the verb precedes the object.
- İngilizcede yüklem nesneden önce gelir.