ödenmeyen

listen to the pronunciation of ödenmeyen
Turkish - English
(Ticaret) dishonored draft
ödenmeyen çek
(Ticaret) walk-out check
öde
{f} pay

I'll pay the money for your lunch today. - Bugün senin öğle yemeğin için parayı ben ödeyeceğim.

Can I pay with a credit card? - Kredi kartıyla ödeyebilir miyim?

öde
defray
öde
repay

I wish there was some way I could repay Tom. - Keşke Tom'a geri ödeyebilmemin bir yolu olsa.

I must repay the debt. - Borcumu ödemek zorundayım.

öde
{f} paid

I paid him four dollars. - Ona dört dolar ödedim.

I paid him five dollars. - Ona beş dolar ödedim.

öde
shell out
şükranla ödenmeyen
unthankful
German - Turkish
Swedish - Turkish

Definition of ödenmeyen in Swedish Turkish dictionary

öde
felek
öde
alınyazısı
öde
kader
öde
kadere
öde
kaderi
öde
akıbet
ödenmeyen
Favorites