Turkish - English
Definition of öbekli in Turkish English dictionary
- chunked
- past of chunk
- öbek
- heap
- öbek
- class
- öbek
- (Bilgisayar) bank of
- öbek
- switch to
- öbek
- (Biyokimya) cluster
- öbek
- lot
- öbek
- group
- öbek
- group, mass, heap, pile; block
- öbek
- tuft
- öbek
- block , group
- öbek
- lump
- öbek
- mound
- öbek
- block, group
- öbek
- (Nükleer Bilimler) block
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of öbekli in Turkish Turkish dictionary
- ÖBEK
- (Hukuk) Küme, yığın
- öbek
- Özne, yüklem veya çeşitli tümleçlerle birlikte kullanılan sözlerin bütünü
- öbek
- Genel olarak yaş, yapı, uzay dağılımları ve hızları bakımından benzer özellik gösteren dizgelere ilişkin yıldızlar kümesi
- öbek
- Birbirine benzer veya aynı cinsten olan şeylerin oluşturduğu bütün, takım, küme, grup
- öbek
- küme
- öbek
- ile