Turkish - English
Definition of çikolata in Turkish English dictionary
- chocolate
Ann has a weakness for chocolate.
-Ann'in çikolataya zafiyeti var.
I like chocolate ice cream.
-Ben çikolatalı dondurmayı severim!
- 1.chocolate (which has been sweetened and made ready to eat); chocolate candy
- chocolate-colored, chocolate
- chocolate, choc
- chocolate (as a color)
- confectionery
- candy bar
- choc
It is a silly practice for non-Christians to send chocolates on St. Valentine's Day.
-Sevgililer Günü'nde çikolata göndermek, Hristiyan olmayanlar için aptalca bir başlangıç.
I like chocolate ice cream!
-Ben çikolatalı dondurmayı severim!
- candy
After Tom's dog ate a candy bar, Tom used his smartphone to calculate the level of chocolate poisoning.
-Tom'un köpeği şeker çubuğunu yedikten sonra, Tom çikolata zehirlenmesinin seviyesini hesaplamak için akıllı telefonunu kullandı.
- çikolata kaplı dondurma
- choc ice
- çikolata kaplı dondurma
- choc-ice, choc-bar
- çikolata renkli
- chocolate-coloured, chocolate
- çikolata renkli
- chocolate
- bitter (çikolata)
- bitter
- acı çikolata
- bitter chocolate
- beyaz çikolata
- white chocolate
- bir kutu çikolata rica ediyorum
- I would like a box of chocolates
- bitter çikolata
- bitter chocolate
- gümrükten ne kadar çikolata geçirebilirim
- How much chocolate can I take through customs
- içi kaymaklı çikolata
- chocolate cream
- koyu çikolata
- dark chocolate
- sade çikolata
- plain chocolate
- siyah çikolata
- black chocolate
- sütlü çikolata
- milk chocolate
- sıcak çikolata
- hot chocolate
- yarım kilo karışık çikolata rica ediyorum
- I would like one pound of assorted chocolates
- ıki paket sade çikolata rica ediyorum
- I would like two bars of plain chocolate
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of çikolata in Turkish Turkish dictionary
- Kakao, süt ve şekerden yapılan tatlı bir yiyecek türü
- Kakaodan yapılan ve bazen içine şeker, süt, fıstık, fındık katılan yiyecek
çikolata
Hyphenation
çi·ko·la·taPronunciation
Resimler
History
Favorites