He is the minister responsible for the environment.
- O, çevreden sorumlu bakandır.
The destruction of the environment is appalling.
- Çevrenin tahribi dehşet vericidir.
Industrialization of the region must be carried out very carefully to avoid environmental destruction.
- Bölgenin sanayileşmesi çevresel tahribatı önlemek için çok dikkatli yapılmalıdır.
This house is environmentally friendly.
- Bu ev çevre dostudur.
I don't know this neighborhood too well.
- Ben bu çevreyi çok iyi bilmiyorum.
We all live in the same neighborhood.
- Hepimiz aynı çevrede yaşamaktayız.
Money counts for much in political circles.
- Politik çevrelerde para çok önemlidir.
Certain circles keep saying the same thing insistently.
- Bazı çevreler aynı şeyi ısrarla söyleyip duruyorlar.
How do you derive the length of the circumference? I've forgotten.
- Çevrenin uzunluğunu nasıl çıkarırsınız? Ben unuttum.
The surrounding hills protected the town.
- Çevreleyen tepeler kasabayı korudu.
I found it pretty hard to adjust to my new surroundings.
- Yeni çevreme uyum sağlamayı oldukça zor buldum.
He soon got used to the new surroundings.
- Kısa sürede yeni çevreye alıştı.
You must assimilate into new surroundings.
- Yeni çevreyi benimsemelisin.
Do you know this neighbourhood?
- Bu çevreyi biliyor musun?
Mrs Ogawa is familiar with this neighbourhood.
- Bayan Ogawa bu çevreyi iyi biliyor.
Certain circles keep saying the same thing insistently.
- Bazı çevreler aynı şeyi ısrarla söyleyip duruyorlar.
Money counts for much in political circles.
- Politik çevrelerde para çok önemlidir.
Despite the efforts of environmentalists, the deforestation of the region continues.
- Çevrecilerin çabalarına rağmen bölgenin ormansızlaşması devam ediyor.
Industrialization of the region must be carried out very carefully to avoid environmental destruction.
- Bölgenin sanayileşmesi çevresel tahribatı önlemek için çok dikkatli yapılmalıdır.
A strange atmosphere surrounds the visitor in this room.
- Bu odada garip bir atmosfer ziyaretçiyi çevreliyor.
ENERGY STAR is a U.S. Environmental Protection Agency (EPA) voluntary program that helps businesses and individuals save money and protect our climate through superior energy efficiency.
- ENERGY STAR, işletmelerin ve bireylerin tasarruf yapmasına ve üstün enerji verimliliği ile iklimimizi korumasına yardımcı olan bir ABD Çevre Koruma Ajansı gönüllü programıdır.
Ecology is the study of living things all around us.
- Ekoloji tüm çevremizde yaşayan şeylerle ilgili çalışmadır.
We've chosen a hotel in the vicinity of the museum.
- Müzenin çevresinde bir otel seçtik.
There's a post office in the vicinity.
- Bu çevrede bir postane var.
Music surrounds our lives like air.
- Müzik hayatımızı hava gibi çevreler.
The surrounding hills protected the town.
- Çevreleyen tepeler kasabayı korudu.