çevik

listen to the pronunciation of çevik
Turkish - English
nimble

Poor cat! She can't catch the nimble mouse. - Zavallı kedi! O çevik fareyi yakalayamaz.

He has a nimble mind. - Onun çevik bir zekası var.

agile

I'm not as agile as I used to be. - Ben eskisi kadar çevik değilim.

When I was young, I was more agile. - Gençken daha çeviktim.

nimble, agile, brisk, spry, swift
nippy
brisk
tripping
light footed
limber
volant
spry
lissome
dapper
fleet
swift
glib
lissom
quick
(Askeri) mobile
supple
light
light-footed
snappy
smart
lightfooted
smacking
çevik kuvvet
Anti-riot forces
çevik birlik
mil . mobile unit
çevik güç
mil . mobile striking force
çevik hava kuvveti
(Askeri) mobility air forces
çevik kuvvet
flying squad
çevik muharebe desteği; hava kabiliyetine sahip gemi; hava sahası kontrol sistem
(Askeri) agile combat support; air-capable ship; airspace control system; auxiliary crane ship
çevik mukabele kuvveti; Hazır İhtiyat Filosu; Hazır İhtiyat Kuvveti
(Askeri) rapid reaction force; Ready Reserve Fleet; Ready Reserve Force
Çevik kuvvet
(Askeri) contingency force
çevik kuvvet
mobile force
eline ayağına çabuk, atik, çevik
hands-footed, agile, nimble
telsiz yön bulucusu; çevik kuvvet
(Askeri) radio direction finder; rapid deployment force
Turkish - Turkish
Kolaylık ve çabuklukla davranan, tetik (canlı): "Sofrada Atatürk'ün pek kuvvetli ve çevik birkaç arkadaşı vardı."- F. R. Atay
Kolaylık ve çabuklukla davranan, tetik
ÇEVİK
(Osmanlı Dönemi) t. Tez hareketli. Oynak. Çabuk hareket edebilen
ÇEVİK ÇALAK
(Osmanlı Dönemi) Tez, hareketli, çalışan. Yerinde durmayıp hareket eden
English - Turkish

Definition of çevik in English Turkish dictionary

Çevik Üretim
(Endüstri) Agile Manufacturing
çevik
Favorites