Turkish - English
Definition of çavdar in Turkish English dictionary
- rye
What kind of bread would you like for your toast? White, wheat, sourdough, or rye?
-Tostun için ne tür ekmek istersin? Beyaz, buğday, maya ya da çavdar.
Rye, wheat, and barley are cereals.
-Çavdar, buğday ve arpa, hububattırlar.
- (Tabiat Doğa) (bitki, Fam: buğdaygiller,necliye) rye
- variety of cereal grass cultivated for grain
- catcher in the rye
- (Tıp) secale
- çavdar ekmeği
- rye bread
She bought some rye bread.
-O biraz çavdar ekmeği satın aldı.
- çavdar ekmeği
- pumpernickel bread
- çavdar mahmuzu
- (Tabiat Doğa) (mantar, fütr) ergot
- çavdar mahmuzu
- ergot
- çavdar mahmuzu hastalığı
- ergotism
- çavdar viskisi
- rye whisky
- mısır ve çavdar viskisi
- bourbon
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of çavdar in Turkish Turkish dictionary
- Buğdaygillerden, unlu tane veren bir bitki (Secale cereale)
- Buğdaygillerden, unlu tane veren bir bitki
- çavdar ekmeği
- Çavdar ve buğday ünü karışımından yapılan ekmek
Related Terms
çavdar
Hyphenation
çav·darPronunciation
Resimler
History
Favorites