Turkish - English
Definition of çat in Turkish English dictionary
- slam
- bang
- crash, sudden noise
- snap
Mother closed her purse with a snap.
-Annem çantasını çat diye kapattı.
In severe cases, cracks can form or it can snap apart.
-Ağır vakalarda çatlaklar oluşabilir ya da kırılabilir.
- sudden noise
- crash
- pubis
- çat diye
- snap
Mother closed her purse with a snap.
-Annem çantasını çat diye kapattı.
- çat diye
- 1. with a snap, crack, bang, or crash. 2. all of a sudden
- çat etmek
- to snap, make a snapping noise; to crack, make a cracking noise; to bang, make a banging noise
- çat kapı
- (knocking at the door) unexpectedly
- çat kapı
- All of a sudden there was a knock at the door and
- çat orada, çat burada
- (Konuşma Dili) 1. He's/She's a gadabout. 2. He's/She's always moving house
- çat orada, çat burada, çat kapı arkasında/ardında
- (Konuşma Dili) He's/She's a gadabout
- çat pat
- 1. (speaking a foreign language) a little, smatteringly. 2. now and then
- çat pat
- a little, after a fashion
- çat pat bilme
- smattering
- çat pat bilmek
- to have a smattering of
- çat pat ıngilizce konuşmak
- have a smattering of English
- çat sesi
- snap
- çat çat eden
- snap
- çat çut
- with a lot of snapping and cracking
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of çat in Turkish Turkish dictionary
- Kümes hayvanlarının dışkı organı
- Malatya'da, Abdülharap çayı üzerinde, sulama amacıyla 1985-1996 yılları arasında inşa edilmiş bir baraj
- İki yolun veya iki derenin birleştiği yer, kavşak
- iki yolun birleştiği yer
- Sert bir şeyin kırılırken çıkardığı ses
- Kavşa
- iki nehrin birleştiği yer
- Dik yamaç
- iki derenin ya da iki yolun birleştiği yer
- Ağrı ilinde bir geçit
- derenin ya da iki yolun birleştiği yer
- çat kapı
- Beklenmedik bir zamanda kapıyı çalarak
- çat pat
- Uygunsuz zamanlarda, vakitli vakitsiz
- çat pat
- Ara sıra
- çat pat
- Biraz, yarım yamalak
Related Terms
çat
Favorites