Definition of çağlayan in Turkish Turkish dictionary
Küçük bir akarsuyun, çok yüksek olmayan bir yerden dökülüp aktığı yer, küçük şelâle: "Yüksekten karşıda çağlayanın şırıltısı duyuluyordu."- o. Seyfettin
Küçük bir akarsuyun, çok yüksek olmayan bir yerden dökülüp aktığı yer, küçük şelâle