çünki̇

listen to the pronunciation of çünki̇
Turkish - English

Definition of çünki̇ in Turkish English dictionary

çünkü
because

I dislike Chris because he is very rude and insensitive. - Chris'i sevmiyorum çünkü o çok kaba ve duyarsız.

Because we love you, we are updating Tatoeba to bring you a better user experience. See? We love you huh? - Çünkü biz sizi seviyoruz, daha iyi bir kullanıcı deneyimi getirmek için Tatoeba'yı güncelleştiriyoruz. Gördünüz mü? Biz sizi seviyoruz ha?

çünki
because
çünkü
since

Tom needs to learn Japanese, since he's going to Japan next year. - Tom'un Japonca öğrenmesi gerek, çünkü önümüzdeki yıl Japonya'ya gidecek.

It exists, but since it's taboo and nobody talks about it, there's no need to give it a name. - O var, ama bu tabudur ve kimse bahsetmek istemez, çünkü ona bir isim vermeye gerek yoktur.

çünkü
for

We had to sell the building because for years we operated it in the red. - Biz binayı satmak zorunda kaldık çünkü onu zararda işlettik.

Because I studied for a long time yesterday. - Çünkü dün uzun bir süre çalıştım.

çünkü
by reason of
çünkü
just because

He lost his position just because he refused to tell a lie. - Konumunu yitirdi çünkü yalan söylemekten kaçınmıştı.

çünkü
forwhy
çünkü
as
çünkü
in that
çünkü
inasmuch as
Çünkü
'cause
çünkü
(İnşaat) on the grounds that
çünkü
because, for, inasmuch as
çünkü
'cos
çünkü
inasmuchas
Turkish - Turkish
(Osmanlı Dönemi) f. Zira, şundan dolayı ki, şuna binaen ki, şu sebebden ki
çünkü
Şundan dolayı, şu sebeple
çünkü
Şundan dolayı, şu sebeple: "Ben şimdi sizin fikrinizi tenkit etmeyeceğim, çünkü faydasızdır."- Ö. Seyfettin
çünkü
çün