çömelmek

listen to the pronunciation of çömelmek
Turkish - English
crouch
squat
crouch down
to squat down
hunch up
to squat, to crouch
cower
park oneself
hunch
get down
sit
hunker down
couch
crouching
çömelme
crouch
çömel
{f} crouching
çömel
{f} squatting

Seen at a distance, the rock looks like a squatting human figure. - Uzaktan bakıldığında, kaya, çömelen bir insan figürüne benziyor.

çömel
hunker down
çömel
{f} squat

Tom squatted down next to his dog. - Tom köpeğinin yanına çömeldi.

Tom squatted down to put something on the lower shelf. - Tom alt rafa bir şey koymak için çömeldi.

çömel
crouch

Tom crouched down next to Mary. - Tom Mary'nin yanında çömeldi.

Tom crouched down beside Mary. - Tom Mary'nin yanında çömeldi.

çömelme
squat
çömelme
crouching
çömelme
squatting
çömelme
squatting down
Turkish - Turkish
Dizlerini bükerek topukları üzerine oturmak: "Eteklerini toplayıp kemençecinin yanına çömelirken hâlinde bir ihtiyar kadın pişkinliği vardı."- R. N. Güntekin
Dizlerini bükerek topukları üzerine oturmak
çömmek
çökmek
çömelme
Çömelmek işi
çömelmek
Favorites