çöktürücü

listen to the pronunciation of çöktürücü
Turkish - English
(Kimya) precipitate
precipitant
çök
gravitate
çök
{f} settling
çök
cave in
hareketli çöktürücü
dynamic precipitator
çök
collapse

He collapsed to his knees. - O, dizlerinin üzerine çöktü.

The news was all about the collapse of the Soviet Union. - Haber tamamen Rusya'nın çöküşü hakkında idi.

çök
collapsed

A lot of buildings collapsed in Japan due to the earthquake yesterday. - Dün depremden dolayı, Japonya'da çok sayıda bina çöktü.

He collapsed to his knees. - O, dizlerinin üzerine çöktü.

çöktürücü
Favorites