: to join in battle; to contend in fight; as, to battle over theories

listen to the pronunciation of : to join in battle; to contend in fight; as, to battle over theories
English - Turkish

Definition of : to join in battle; to contend in fight; as, to battle over theories in English Turkish dictionary

battle
{i} savaş

Savaş alanında defalarca kefeni yırttı. - He cheated death many times on the battlefield.

Müttefikler bazen savaştan kaçınamadı. - Sometimes the Allies could not avoid battle.

battle
savaş,v.savaş: n.savaş
battle
{i} dalaş
battle
herhangi bir kampanyada kullan
battle
teber
battle
{i} mücadele, büyük uğraş
battle
battle cruiser ağır kruvazör
battle
battle cenk baltası
battle
(Askeri) MEYDAN MUHAREBESİ, MUHAREBE: Taraflardan birinin veya her ikisinin kati sonuç aradığı, genel ve devamlı bir savaş
battle
battle array harp safı
battle
savaşa katılmak
battle
battle cry savaş narası
battle
savaşmak
battle
mücadele

Oğlan ciddi bir hastalıkla mücadele etti. - The boy battled against a serious illness.

Alzheimer hastalığı ile uzun bir mücadeleden sonra Tom geçen kış vefat etti. - Tom passed away last winter after a long battle with Alzheimer's disease.

battle
çarpışma

Sen bütün çarpışmaları kazanabilirsin ama savaşı kaybedebilirsin. - You can win all the battles yet lose the war.

battle
mücadele etmek
battle
savaşım

Ben kendi savaşımı veriyorum. - I fight my own battles.

battle
(isim) savaş, mücâdele, dalaş, çatışma
battle
(fiil) savaşmak, mücâdele etmek
English - English
battle
: to join in battle; to contend in fight; as, to battle over theories
Favorites