(see parliamentary procedure)

listen to the pronunciation of (see parliamentary procedure)
English - Turkish

Definition of (see parliamentary procedure) in English Turkish dictionary

procedure
{i} prosedür

Tom uygun prosedürü izlemedi. - Tom didn't follow the proper procedure.

Prosedürleri ona açıkladım. - I explained the procedures to him.

procedure
{i} yöntem

Yöntemi ona açıkladım. - I explained the procedure to him.

Bu yeni yöntemi benimserseniz zaman kazanırsınız. - You will save time if you adopt this new procedure.

procedure
{i} işlem

Bir bademcik ameliyatı çok basit bir işlemdir. - A tonsillectomy is a very simple procedure.

Bu işlemle ilgili önemli ölçüde bürokrasi vardır. - There's a lot of red tape involved in this procedure.

procedure
izlenecek yol
procedure
(Ticaret) kurallar dizini
procedure
racon
procedure
uygulanan işlem
procedure
(Bilgisayar) altyordam
procedure
yordam

Ona yordamları açıkladım. - I explained him the procedures.

procedure
{i} işlem: There are a number of steps to be followed in this procedure. Bu işlemde izlenecek birkaç
procedure
İzleç
procedure
(Mukavele) işlem, muamele ; prosedür; iş görme usulü
procedure
{i} yol, yöntem, metot, prosedür
procedure
{i} yargılama yöntemi
procedure
(Avrupa Birliği) usul,süreç
procedure
(İnşaat) işlem sırası
procedure
{i} muamele
procedure
{i} usul
procedure
davaya bakma usulu
English - English
procedure
procedure¨
(see parliamentary procedure)
Favorites