Yüzme havuzlarında, su sürekli olarak filtrelerden pompalanır.
- In swimming pools, water is continuously pumped through a filter.
Zehirli bir şey yediği için, onlar Tom'u midesini pompalatmak için hastaneye götürdüler.
- They took Tom to the hospital to have his stomach pumped because he ate something poisonous.
Kalbin işlevi kan pompalamaktır.
- The function of the heart is to pump blood.
Köy halkı suyu kuyudan elle pompalamak zorundaydı.
- The village people had to pump water from the well by hand.
Topuklu ayakkabılarda yüksek fiyatlar hakkında bir sürü şikayetler vardı.
- There have been a lot of complaints about the high prices at the pumps.
O dans ayakkabıları giyiyordu.
- She was wearing pumps.
He pumped up the air-bed by hand, but used the service station air to pump up the tyres.