(fiil)kumlu

listen to the pronunciation of (fiil)kumlu
Turkish - English
vacuum
A region of space that contains no matter
If you vacuum something, you clean it using a vacuum cleaner. I vacuumed the carpets today It's important to vacuum regularly
The pressure range between earth's atmosphere and no pressure, normally expressed in inches of mercury (in Hg) vacuum
an empty area or space; "the huge desert voids"; "the emptiness of outer space"; "without their support he'll be ruling in a vacuum"
the use of suction to stimulate the circulation of the skin and cleanse the pores, usually with a small tubular glass apparatus attached to a machine TOP
A space entirely devoid of matter (called also, by way of distinction, absolute vacuum); hence, in a more general sense, a space, as the interior of a closed vessel, which has been exhausted to a high or the highest degree by an air pump or other artificial means; as, water boils at a reduced temperature in a vacuum
an electrical home appliance that cleans by suction a region empty of matter the absence of matter clean with a vacuum cleaner; "vacuum the carpets
A region of space containing no matter In practice, a region of gas at very low pressure
This term can be used to define any number of devices that use suction to collect dirt from the bottom and sides of a pool or spa Most common is a vacuum head with wheels that attaches to a telepole and is connected to the suction line usually via the opening in the skimmer It must be moved about by a person, and debris is collected in the filter
A vacuum is a space that contains no air or other gas. Space in which there is no matter or in which the pressure is so low that any particles in the space do not affect any processes being carried on there. It is a condition well below normal atmospheric pressure and is measured in units of pressure (the pascal). A vacuum can be created by removing air from a space using a vacuum pump or by reducing the pressure using a fast flow of fluid, as in Bernoulli's principle
Gauge pressure less than ambient pressure using ambient pressure as a reference
A space in which the pressure is significantly lower than atmospheric pressure Vacuum forming: A method of forming in which a plastic sheet is clamped in a stationary frame, heated and forced down by a vacuum onto a mold Volt: The work per unit change or potential difference between two points in a circuit Voltage: An electrical potential
{s} of or pertaining to a vaccum; using a vacuum; producing vacuum
The absence of matter such as air A perfect vacuum is a condition that does not exist High-vacuum coating chambers pump down from an atmospheric pressure of 760 Torr to a pressure of 1 x 10-5 Torr This means that for every 100,000,000 molecules of air in the chamber before pumpdown, only about 1 remains after
Dictionary: Empty space, devoid of matter Practical: A condition in which the quantity of atmospheric gas present is reduced to the degree that, for the process involved its effect can be considered negligible
a region empty of matter
now means a space from which air has been expelled Descartes says, “If a vacuum could be effected in a vessel the sides would be pressed into contact ” Galileo said, “Nature abhors a vacuum,” to account for the rise of water in pumps (See Point )
as, a vacuum of 26 inches of mercury, or 13 pounds per square inch
To clean (something) with a vacuum cleaner
A pressure lower than atmospheric, in an enclosed area
fiil
deed
fiil
act, deed, action " eylem, edim, iş; verb" eylem
fiil
verb

Write a sentence with three verbs. - Üç fiilli bir cümle yaz.

Which endings does this verb have in the present tense? - Bu fiil geniş zamanda hangi takıları alır?

fiil
act, deed; law act
fiil
act
geçişsiz fiil
intransitive

A complete intransitive verb takes neither complement nor object. - Tam geçişsiz fiiller ne tümleç ne de nesne alır.

yardımcı fiil
auxiliary

This sentence is in the present perfect. 'have' is not a verb, but an auxiliary verb. - Bu cümle Present Perfect Tense. 'Have bir fiil değil ama bir yardımcı fiil.

fiil
verbal
fiil ehliyeti
(Politika, Siyaset) legal capacity
fiil türünden
(Dilbilim) verbal
geçişsiz (fiil)
(Dilbilim) neuter
isim-fiil
gerund
kusurlu fiil
(Kanun) quasi delict
sıfat-fiil
(Dilbilim) participle
fiil çekimi
conjugation

Italian, like Portuguese and French, has three verb conjugations. - İtalyanca aynı Portekizce ve Fransızca gibi üç fiil çekimine sahiptir.

That's the wrong conjugation. - O yanlış fiil çekimi.

bil fiil
known verbs
fiil kökü
verb root
işteş fiil
Reciprocal verb
zarf fiil
envelope acts
çekimli fiil
Transitive verb
başlama belirten fiil
inchoative
başlama belirten fiil
inceptive verb
den halinde isim fiil
supine
dönüşlü fiil
reflexive

The lesson on reflexive verbs is always difficult for the students. - Dönüşlü fiiller dersi öğrenciler için her zaman zordur.

etken anlamlı edilgen yapılı fiil
deponent
etken fiil
active verb
fiil
gram. verb; predicate
fiil / eylem
(Hukuk) act
fiil ehliyetinin kaybı
(Kanun) loss of capacity
fiil gövdesi
verb stem
fiil gövdesi gram
verb stem
fiil sıfatı
gerundive
fiil türet
verbify
fiil çekimi gram
conjugation
fiil çekimiyle ilgili olarak
conjugationally
geçişli fiil
transitive verb
haksız fiil
tort
haksız fiil law act of injustice
(a) wrong
hukuki fiil
(Kanun) juristicial act
hukuki fiil
juristic acts
i halinde isim fiil
supine
isim fiil
gerund
isim fiil
verbal
isim fiil
verbal noun
kurallı fiil
regular verb
müessir fiil
law assault and battery
tamamlanmış geçmiş zamanlı fiil
perfect
uluslar arası hukuka aykırı bir fiil
(Hukuk) internationally wrongful act uluslar arası hukuka aykırı fiilin ya da belirli bir faaliyetin bir uluslararası hukuk
Turkish - Turkish

Definition of (fiil)kumlu in Turkish Turkish dictionary

fiil
(Osmanlı Dönemi) iş, amel, oluş, hareket
fiil
İş, davranış
FİİL
(Osmanlı Dönemi) (Fi'l) Müessirin te'siri. Amel, iş. *Gr: Hâdiseye veya zamana delâlet eden kelime. (Sarf bilgisinde geniş izahı vardır.) Türkçede; gelme, gitme, yazma, okuma, gezme gibi kelimelere de fiil denir. (Fi'l diye de yazılır
MADDİ FİİL
(Hukuk) Açıklanan iradenin yalnızca maddi veya eylemsel bir sonuca yöneltilmesi
MUZAAF FİİL
(Osmanlı Dönemi) Gr: Fiilin kökündeki iki harfin aynısı beraber olan fiil. Medde - Şedde gibi. Başka tâbirle: Fiilin orta harfi ile son harfi (harf-i lâm'ı) aynı harfin tekerrüründen ibaret olan kelime
addan türeme fiil
bakınız: isimden türeme fiil
aktif fiil
Etken fiil
bağ fiil
Fiillerin zarf olarak kullanılan şekilleri, ulaç, zarf-fiil: gül-e gül-e, koş-arak, otur-up vb
birleşik fiil
İsim soyundan bir kelime ile biçim veya anlam bakımından kaynaşıp bütünleşen fiil: kaybolmak, reddetmek, hasta olmak, tedavi etmek gibi
dönüşlü fiil
Kavramın özneye dönüşmesini sağlamak için çoğu kez -n- bazen de -l- veya -ş- çatı ekleriyle kurulan fiil, mutavaat fiili
edilgen fiil
Türkçede çoğu kez -(i)l, bazen de -(i)n- edilgen çatı ekleriyle kurulan, gerçek öznesi belli olmayan, sözde özne ile kullanılan fiil: yaz-ıl-mak, oku-n-mak, tanı-n-mak vb
ek fiil
İsim, sıfat, zamir gibi isim soyundan kelimelerin yüklem görevinde kullanılmasını sağlayan yardımcı fiil. Bu fiilin geniş zamanı, şahıs ekleriyle çekilir: çalışkan-ım, çalışkan-sın, çalışkan(-dır) çalışkan-ız, çalışkan-sınız, çalışkanlar(lar-dır). Bu fiilin belirli, belirsiz geçmiş zamanlarıyla şartının çekiminde ek fiil gerektiğinde kullanılabilir: güzeldi (
etken fiil
Öznesi belli olan fiil: Ali kediyi çok sever cümlesinde olduğu gibi
ettirgen fiil
Taşıdığı kavram bir nesneye aktarılabilen çatılı fiil, faktitif. Geçişli veya geçişsiz fiil kök veya gövdelerine -er-, -ir-, -tir-, -t- eklerinden birinin veya ikisinin üst üste getirilmesiyle kurulur: İlâcı zorla içirdik. Bu işi başkasına yaptırtmak gerekir. cümlelerinde olduğu gibi
fiil
Olumlu veya olumsuz olarak çekimli durumda zaman kavramı taşıyan veya zaman kavramı ile birlikte şahıs kavramı veren kelime
fiil
Olumlu veya olumsuz olarak çekimli durumda zaman kavramı taşıyan veya zaman kavramı ile birlikte şahıs kavramı veren kelime, eylem
fiil cümlesi
Bildirme veya isteme kiplerinden biriyle kurulan ve olumsuzu ancak -ma/ -me eki ile yapılabilen cümle
fiil gövdesi
Kökü bir başka yapım eki almış fiil
fiil kökü
Fiil soyundan bir kelimenin bölünmeyen anlamlı kısmı
fiil tabanı
Fiil kök ve gövdelerinin çekim eki almamış hâli
fiil çekimi
Fiil, isim kök veya gövdelerine zaman kavramı ile birlikte şahıs kavramı da veren eklerin getirilmesi, fiil tasrifi
isimden türeme fiil
İsim kökünden fiil yapım ekiyle yapılmış fiil gövdesi, addan türeme fiil
işteş fiil
Bir isim birden çok özne tarafından karşılıklı, ortaklaşa yapıldığını belirten fiil, müşareket fiili
olumlu fiil
Bir işin, bir davranışın, bir oluşun olduğunu bildiren fiil: Söylemiş, yazacak... gibi
olumsuz fiil
Olumsuzluk kavramı veren fiil, Türkçede -ma, -me olumsuzluk eki alan fiil: Söylememeliydi, hastalanmaz, gelmeyince, yorgun değildir gibi
sıfat-fiil
Fiilden -an (-en), -r (-ır, -ir, -ur, -ür), -acak (-ecek) vb. eklerle türetilmiş isim ve sıfat görevinde kullanılan kelimeler, ortaç, partisip
sıfat-fiil grubu
Sıfat-fiillerin cümlede birlikte kullanıldıkları kelimelerle oluşturduğu grup
türemiş fiil
Yapım eki ile kurulmuş fiil: Başlamak, güzelleşmek, duraklamak gibi
yardımcı fiil
İsim soylu kelimelerin veya bazı fiilimsilerin fiil gibi kullanılmalarını sağlayan imek, etmek, eylemek, olmak, kılmak fiilleri: Hasta idim. Naz eyledi. Arz olunur gibi
zarf-fiil
Zarf olarak kullanılan fiil soyundan kelime, ulaç, bağ fiil, gerundium
zarf-fiil grubu
Birden fazla kelimeden oluşan zarf-fiil
çekimli fiil
Kip, zaman ve kişi eklerini almış fiil
(fiil)kumlu
Favorites