(b) a strong hand

listen to the pronunciation of (b) a strong hand
English - Turkish

Definition of (b) a strong hand in English Turkish dictionary

monster
gaddar adam

O, bir gaddar adamla evlendiğini bilmiyordu. - She didn't know she had married a monster.

monster
{i} canavar

Orada korkunç bir canavar yaşardı. - A hideous monster used to live there.

Yatağımın altında bir canavar var. - There's a monster under my bed.

monster
dev gibi

Dev gibi bir fırtına. - It's a monster storm.

monster
iri
monster
dev gibi (şey/kimse)
monster
muazzam
monster
çok büyük
monster
azman
monster
canavar ruhlu kimse
monster
{i} dev

Dev gibi bir fırtına. - It's a monster storm.

Leyla dingoların devasa canavarlar olduğunu düşünüyor. - Layla thinks that dingoes are huge monsters.

monster
(Tıp) Hilkat garibesi, ucube, acayip ve tabiat üstü şey
monster
gaddar kimse
monster
{s} çok büyük, koskoca, muazzam; dev gibi
monster
buyük
monster
hilkat garibesi

Yatağımın altında bir hilkat garibesi var. - There is a monster under my bed.

monster
{i} ucube

Bu örümcek değil bir ucube! - This is not a spider, it's a monster!

Sadece seninle benim aramda, o aslında bir ucube. - Just between you and me, she is, in fact, a monster.

monster
{i} dev gibi şey/kimse
English - English
monster